29 Kasım 2016 Salı

Daha Fazla Sevgiye İhtiyacımız Var!


Organ nakli son dönemlerde dünyada bir hayli yaygınlaşmış olsa da; ülkemizde, kültürel ve dini sebeplerden ötürü beklenen aşamayı bir türlü katedememiştir. Durum böyleyken; konuyla ilgili yapılan her çalışma, verilen her demeç ve sergilenen her tutum halkın olaya bakışını derinden etkileme potansiyeline sahiptir.

Peki ülkemizde varlığını sürdüren "Türkiye Organ Nakli Vakfı" insanları bilinçlendirme konusunda ne kadar başarılı? Bilhassa son dönemlerde insanlar üzerinde etkisini kanıtlamış sosyal medya platformlarında ne kadar etkin, ne kadar başarılı? Türk halkının kültürel geçmişi ve dini sebeplerden ötürü her daim uzak kaldığı "organ nakli" konusunda ne gibi çalışmalar yürütülüyor? İşte bugün bunları değerlendirecek, belirli çıkarımlar yapmaya çalışacağız..

"Organlarını bağışlamak isteyenler arasından 37 kişi (%38.5), organ bağışı yapmak istemelerinin sebebini “başka bir insanın hayatını kurtarmak”, 12 kişi (%12.5) “öldükten sonra çürüyüp gidecek organların işe yaraması”, 4 kişi (%4.1) “bana da gerekebilir” olarak belirtmişler, 43 kişi (%44.7) ise bağışlama nedeni olarak birden fazla sebep belirtmiştir. Organ bağışlamak isteyenlerin 71’i (%73.9) organ bağışlamak için ne yapmaları gerektiğini bildiklerini, 24 kişi ise (%25) bilmediklerini ifade etmiştir. "

Vakfın Sosyal Medyadan Haberi Var mı?
Size komik gelebilir lakin gelmesin. Zira günümüzde hala birçok sivil toplum kuruluşunun sosyal medya hesapları yok. Bu sebeptendir ki; ilk olarak vakfın, sosyal medya kanadında bulunmakta olduğunu belirtme gereği duyuyorum. Peki ne kadar etkinler veyahut ne kadar etkililer? İşte bu konu tartışmaya fazlasıyla açık.



Neden mi?
Bir vakıf düşünün; sağlıkla ilgili ve alanında ülkenin neredeyse tek vakfı. 80 milyon nüfusu olan bir ülkede böyle bir vakfın sizce Facebook sayfasının kaç beğenisi olur? Üstelik Facebook'u dünya üzerinde en çok kullanan ülkeler arasındayken.. Biliyorum ki şu an içinizden; 100.000-200.000 hatta biraz da abartarak 1.000.000 gibi gerçekçi tahminler yapmaktasınız. Normal şartlarda bu tahminler doğru veyahut doğruya yakın çıkmalıdır lakin eğer bahsettiğimiz vakıf "Türkiye Organ Nakli Vakfı" ise yanılıyorsunuz.

Sadece ve sadece; "3.799" kişi, o da benimle beraber 3.799

O halde bir yerlerde yanlış yapılmakta öyle değil mi? Peki vakıf sosyal medya kullanımının neresinde yanlış yapmakta, şimdi biraz değerlendirelim..

1) Yanlış İçerikler
Yazının başından beri sıklıkla tekrarladığımız olay burada temel faktör olarak baz alınmalıdır. "Kültürel Geçmiş ve Din". Eğer halkın olaya soğuk bakma sebebi bu ikiliyse; insanların fikirlerini bağış yapan insanların görüntülerini paylaşarak değiştiremezsiniz. İnsanlara bir şeyleri doğru anlatabilmek için öncelikle onların hayatlarına doğru dokunabilmek gerekmektedir.



Vakfın internet sitesini ve sosyal medya hesaplarını incelediğimde organ nakliyle ilgili olarak beni tatmin eden hiçbir makale ile karşılaşmadım. Özellikle resmi sitesindeki "Haberler" sekmesi beni fazlasıyla rahatsız etti. Zira bahsi geçen sekmenin; pazarlama sitelerindeki "Basında Biz"'den hiçbir farkı bulunmamaktadır. Dedik ya bir kere! İnsanların hayatlarına doğru dokunmalı.. Onlara ilk önce organ naklinin ne olduğu anlatılmalı. Sonrasında ise organ nakli sayesinde nelerin mümkün olduğu. Hatta bu konuda samimi olan ünlüler kullanılmalı; milyonların hayran olduğu ünlüler, insanların gözünde durumu bir anda bambaşka boyutlara getirebilmekte.

Mesela ülkemizde organ nakli yaygın olsaydı; her sene ortalama kaç insan ölmekten kurtulup, yaşamına devam edebilirdi? Ben ne internet sitesinde ne de sosyal medya hesaplarında bununla alakalı hiçbir bilgiye erişemedim. Ama emin olun; oradaki yüzlerce görsel ve basındaki haberden daha etkili olurdu şu bilgi.

2) Online Projeler
Sosyal ağların dünyaya hükmettiği şu dönemde vakfın internet üzerinden hiçbir proje yürütmediğini fark ettim. Üstelik böyle bir vakfın; proje yönetimi için herhangi bir maddi kaynağa da ihtiyacı yokken.



Nasıl mı?

Şöyle ki; sosyal medya öyle bir hale geldi ki, kendi içerisinden ünlüler çıkarıyor. Ve bu ünlülere milyonlarca insan hayran olabiliyor. Facebook, Twitter, YouTube veya benzeri sosyal ağların ünlüleri ile bir tanıtım çalışması dahi yürütülemez miydi? Bu durumu katiyen hafife almayın zira aslında vakfın en etkili projesi olabilir. Neden mi? Cevabı basit; ağaç yaşken eğilir derler!

Ülkemizde sosyal medyayı en çok kullanan yaş grubu 12-16'dır. Bu yaş grubundaki insanların hayran olduğu sosyal medya ünlüleri ile bir proje yürütüp, vakfı ve amacını doğru bir şekilde anlatmak ne kadar etkili olur düşünebiliyor musunuz?

Özetle

Güzel ülkemin en hassas amaçlardan birine hizmet eden vakfı internet ortamında tamamen sınıfta kalmış durumda. Yakın gelecekte bir yerlerde hata yaptıklarını fark edeceklerine eminim. Umarım bu yakın gelecek yakının uzağı olmaz zira organ nakli konusunda daha fazla sevgiye ihtiyacımız var..

-------------

Kelime Sayısı: 578
Kaynak: 


  1. Koçak, A, (2010) Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencilerinin organ nakli ve bağışı hakkındaki bilgi düzeyi
  2. https://www.tonv.org.tr
  3. https://www.facebook.com/organnaklivakfi